Bir Dönüş yolculuğu

Allahım kalbimin etrafında

Dönüşü az ya da çok tamamladım sayılır

Allahım kalbimin etrafında

Nereye dönüyorsam

Yolculuğun sonunda

Kendime geliyorum

Geldiğim yerden döndüğüm yere

Allahım yine sana

İltica ediyorum

Allahım kalbimin etrafında

Dönüşü az ya da çok tamamladım sayılır

Şimdi kalple ilgili ikinci bir noktayı

Bir yere bağlamam gerekiyor

Ben kendimi bir yere bağlıyorum

Ve döndükçe dönüyorum kalbimin etrafında

Bir dönüş yolculuğuna dönüşüyor bu dönüş

Dönüyorum Allahım öteki vatanıma

Öteki tarafını keşfedeceğim belki

Kalbimin dönerek etrafında

Bu dönüşün biliyorum keşfedilmesi

Uzun sürecek başka bir yolculuğun sonunda

Mümkün olacak

O da aynı kalple ikinci defa

Karşılaşırsa benim daha önceden

Terkettiğim kalp

Ve gerçek hayatla bu önceden

Hayat diye bildiğimiz küf

Aynı cevherin rengini alırlarsa

Dönüyorum Allahım çünkü bu yerden

Bir yere dönmüş değildim

Dönmüş olsaydım zaten dönmeyi istemezdim

Düşmüş olduğum yerden

Dönüşü az ya da çok tamamladım sayılır evet

Anladım yolculuğun ne olduğunu da

Hiçbir yere varılmayan sonunda

Verimsiz fakat gerekli bir yolculuk bu

Baş döndüren bir dönüş yolculuğu

Yol boyunca bize eşlik edenlerin

Bir görünüp bir kaybolduğu

Uğraklarında kötülükler gördüğümüz

Uğraklarından eli boş döndüğümüz

Yaşatan ve besleyen meselemiz

Yol gösteren meselemiz bu yolculuk

Dönüşü az ya da çok tamamlamış da olsam

Her dönüşün sonunda tekrar koyuluyorum yola

Farkım yok aynı yoldayım öteki yolcularla

Ben de uğraklarımdan eli boş dönüyorum

Ben de uğraklarımda kötülük görüyorum

Ama görüyorum ki gördüğümüz kötülüklerden

Serseri bir hayat intikamını alıyor hepimizin

Bu hayatın ışıltısına bırakıyoruz biz de

Bundan sonra kendimizi

Göğsümüzde yeni şeritlerle yaklaşıyoruz

İlk uğrağına meselemizin

Kendimizi yerle gök arasında görmek

Kadar aldatıcı

Nerde olduğumuzu bildiğimiz kadar yalan

Olduğu halde bu uğrak

Bize gerçek tesellisi veriyor

Üstümüzdeki şeritleri parlak

Ve işe yarar gösteriyor

Aldanıyoruz ve avunuyoruz

Hayat diye bildiğimiz küfün üstüne

Elimizle dokundukça rahatlıyor içimiz

Varlığını yoklar gibi sanki yokluğun

Yokluyoruz görgümüzü ve bilgimizi

Şeritlerin yetmediği yerdeyse

Urganlara sıra geleceğini

Bilmiyor arkadaşlarım

Ben nasılsa biliyorum

Aldandığımı boş yere

Avunduğumu biliyorum

Ve Allahım yine sana

İltica ediyorum

Meselemin ilk uğrağından

Sonra ikinci bir uğrağa geçiyorum

Burada insanlar bir şeyi kutluyorlar

Ben de onlarla birlikteyim

Kutlamanın düzenine yabancılığım

Kimseyi şaşırtmıyor şaşırıyorum

Kimse kimseye dokunmadan

Hep beraber eğleniyoruz

Ama zaman

Ne de çabuk geçiyor

Zincirler çekiliyor gibi

Gündüzün sonundan gecenin içlerine

Birdenbire sürükleniyoruz

Ben acemiyim anlamıyorum

Arkadaşlarım eğlenmeye devam ediyor

O karanlıkta da hiçbir şey değişmiyor

Yalnız ben korkmaya başlıyorum

Korkumun hatırına

Allahım yine sana

İltica ediyorum

O aydınlıktan o karanlıktan

Sonra ikinci bir uğraktayım

Bu sefer etrafım ıssız

Gölgemi bile göremiyorum

Yağmur yağmasa daha da ıssız olacak

Artık ne yağmuruysa işte o yağmurun ıslattığı

Beton renginde bir yer burası

Neyse ki beton rengi diye bir şey var

O da olma daha da ıssız olacak

Bu yerde neyse ki yalnız değilim

Yokluğumu var edene yöneliyorum

Allahım yine sana

İltica ediyorum

Issızlığın da bu kadar ötesinden

Sonra bir başka uğrak

Sonra bir başka uğrak

Bütün uğraklarımdan eli boş dönüyorum

Yolculuğum bitince ancak

Kavuşacağım vatanıma

Bunu biliyorum ama

Şimdi bu dönüş yolculuğu Allahım

O zaman hatıra mı olacak

Bir de dönerken şimdi kalbimin etrafında

Dönmüş mü oluyorum

Yoksa kalbim de dönüyor mu benimle

Kendi etrafında

Öyleyse kalbim neyin etrafında

Dönüp duruyor

Belki de kalbim bana dönüyor

Bense

Bütün uğraklarımdan eli boş dönüyorum

Ve hepsinden sonra

Allahım yine sana

İltica ediyorum

İbrahim Kiras

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *