Med Cezir

geç gel
sisli sıkıntıların arasından bir yüz görümlüğü
… izin bulunmasın gölgeni katlet
gitsin çıtırtısı parmaklarının kopar elinden
yak saçlarını ibrahime güvenip
güneşi eline al kurusun ağladığında gözlerin
darıl geçtiğin yollara küstür kendini
ben erken görünmem varlığa
geç gel

gel geç
dağ etmem sana ruhumu düzdür
kemiklerim kırılmaz adımlarından
sokakları yoktur şehrimin seni yormaz caddeleri
asfalt ayağın geçerken erir kendinden
bahçeler yeşerir avuçlarında her çizgi nil kıyısı
gün kısalır gül tarlasından sana koşar bülbül
şarkıya yeniden başlar nedim tadında
ortasında bir devir yeniden açılır lalelerin
lambalar değil seyrin aklar yolu
buralardan
gel geç

git
dibi görünmedik suysam
adını omuzlarıma yükle harf harf kaldırayım
sürgün et mimarları taşı devrine at
çöl hurmayı yadırgasın kömür gibi
kararsın hatıralarım ceylan derisinde
kitabın yaprağını kurutsun güz
aşk galibin kefeninde nakış kalsın
cemre düşmesin toprağa

ırmağı çoğaltırsa gözyaşım yokluğundan
şafak söker güneye şehzadeler yetim kalır
karıncalar kıbleye doğru yapar yuvalarını
kış hazirana kadar gider yaza gün kalmaz
kollarımda başım yastık olur ağırlığından rüyanın
her gece göğsü daraltır haberlerin
dua elimin altından kayacak gibi çabuk
gitme
gel

One Reply to “Med Cezir”

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *